7 Temmuz 2010 Çarşamba

îbrahîm rojhilat

1969 yılında Ağrı Dağının eteklerinde Serhad’ın kalbi Doğubayazıt ta doğdu. İlk, orta ve lise eğitimini burada tamamladı. 1991 yılında MKM’nin kuruluşuyla beraber profesyonel müzik çalışmalarına başladı. Aynı yıllarda Koma Rojhılat müzik grubunu kurdu. Grupla birlikte 1997 yılında "Mezrabotan ım Ez" adlı ilk albümü çıkardı.


Ehmedê Xanî ’nin diyarı olarakta bilinen Doğubayazıt’ta büyümesi, ailesinden de gelen kurdi ruh ve yetenek, yine Erivan Radyosu ve geleneksel Dengbejlik kültürünün yansımaları kendisinin sanatsal çalışmasında önemli bir etki yarattı.Bu durum zamanla Mezopotamya Kültür Merkezindeki müzikal ve sanatsal çalışmalarında da etkisini göstererek daha da olgunlaştı. Bu dönemlerde grubuyla ülkede, Avrupada, Balkanlarda, Kafkasyada ve Dünyanın çeşitli yerlerinde konserler verdi. Mezopotamya Kültür Merkezi müzik biriminde yöneticilikte yapan İbrahim Rojhılat 2001 yılında Newroz programı için gittiği Avustralya’da kalarak oranın ülke vatandaşlığına geçti. Özellikle Kürt Dengbejlik Geleneği ve Kürt Otantik Müziği derlemeleriyle ilgili araştırmalarda yapan İbrahim rojhılat BENGÎ’nin ilk hazırlıklarına Avustralya’da başladı. BENGÎ de seçtiği repertuarı ve yorumuyla gerçek sanatsal kimliğini ortaya koyduğunu ve kendisini kendine has yorumuyla ifade etme fırsatı bulduğunu da söyleyen İbrahim Rojhılat bu albümü ülkesinin düşünce ve emek deryasında bir damla olarak görüyor.

Bengî
Bengî aşka teslimiyetin adıdır, aşka esirlik halidir. Esir alınan değil esir olandır Bengî, zora boyun eğmez, esir alınamazdır. Toplumsal değer ve yargılar ona uymaz, o sadece aşkın değerleriyle yaşar yada gerekirse o uğurda ölür. Aşkın sofusu Bengî, bütün yaşamını tasavvuf şeyhlerinin kırk gün süren oruçları gibi sürdürür. Aşkın ermişi Bengî, çarmıha gerili Hallac gibi, bütün acılardan özgürlüğe aşk türküleri söyler.
Bengî Memê Alan’ın aşıklığı, Tajdîn’in gönül dostluğu, Sîyabend’in yürek yanıklığıdır.
Ehmedê Xanî’nin kalemindeki mürekkep, Melayê Cizîrî’nin ilmi, Cîgerxwîn’in adıdır Bengî. O dengbêjlerin güçlü sesidir ki; bin yıldır Yüksek dağların yalçın kayalıklarında yankılanandır.
Nîjad Arda

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder